Karaköy etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Karaköy etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Aralık 2014 Pazartesi

Yeni Yıl Çekilişi ve İş Minnoşları Eğlencesi

İşte son günlerine geldik yılın..
Son yazılar bu yıla ait.
Bu yılda bi nane yok, yine de çok şükür her zamanki gibi sorunsuz geldi de geçti.

Ve bugün ben bu postu tamamiyle arkadaşlarım için hazırlamak istiyorum.
Bol fotoğraflı, benim için oldukça komik ve eğlenceli.
Çünkü fotoğrafları hazırlarken ağzım 15 cm açarak, düzenledim. Şimdide yazması kaldı. :))

Geçtiğimiz hafta, iş yerindeki arkadaşlarımızla geleneksel yılbaşı yemeğimizi yedik ve çekiliş hediyelerimizi verdik.
Sanmayın ki, bizim çalıştığımız yerin kurumsal bir yemeği vardı.
Nooo...
Çünkü biz devletiz.
Devlet ciddidir.
Ciddiyet kasar.
Biz kasılamayız.
So, kendi organizasyonumuzu kendimiz yaptık.

Ve tabii ki bol anı kaldı o günden..
Evet şimdi bloğuma her bir anı yazmaya başlıyorum. Aslı'cığım blöğüm okumaya hazır.
Blöğ...

Mekan olarak Karaköy Bej'de idik.

Tabii ki en başta oturup ne yiyeceğiz, ne içeceğiz, ne kadar içeceğiz, peki o yemek bize yeter mi, ben doyar mıyım, doymazmıyım konulu kakafonik ve kaotik konuşmaları geçirdik..Ama bunları aştık. Aşmalıydık.

Bir şımarmalar, bir bir şeyler..

Bej'den...


Başlarken, Banu'nun masa başı ciddiyeti, bir karar verme bakışları, ne seçsem nasıl hükmetsem, nasıl bu aç kurtçukları doyursam halleri gözler önünde. Banu masanın en başında, ciddi elinde mönü..Biz mıyış mıyış mıyışırken Banu mönüyü inceliyor :)


Tabii ki bitmek bilmeyen selfie'ler. Özçekimler. Çek Allahasenler..
Sol üst Gözde ve ben, sol alt Gülistan ve ben, sağ bütün Pelin ve ben..

Tam 3 yıldır olduğu gibi, bu çekiliş ve yılbaşı konulu konuşmayı  yaptım ve başlattım. Zaten gitmeden instagrama "Güzel Kadın'a" adlı gizemli bir post koyduğumdan, o güzel kadın kim geyiği çoktan masayı alıp götürmüştü.

Kimdi bu güzel kadın? :)

Konuşmamı dinlerken üstüne alınan güzel kadınlar yok muydu? Elbette vardı :)))



Ama o güzel kadın Gözde idi. :)
Eveeeet bana Gözde çıkmıştı...
Esra buna bozulmuş muydu? :)

Gözde'ye Sait Faik Abasıyanık hikayeleri ve öyküleri almıştım.. Tabii daha çok kitabı var, seriyi tamamlama işini kendisine devrettim..

Sonra sıra Gözde'ye geçti. O da kısa bir konuşma ile hediyesini uzattı. Tattaaaaaaammm....

Gözde ne anlatıyor acaba??:)





Veee bendim..
Gözde ile birbirimize çıkmışızz!




2 hediyem oldu benim benim. 1.si selim İleri'nin İstanbul Hatıralar Kolonyası, ve diğeri The Body Shop'ta Mango'lu bakım seti.. :))

Esra ve Pelin için oldukça zor bir geceydi sanırım, telefonumda 100'lerce özçekim ve şapşal fotoları var :)

Evet başından çekilişi tıkadığımız için sırayı sağ yanımdan hop Gülistan'a devrettik..



Gülistan Aslı'yı Aslı Gülistan'ı çekmişti. Yine çekilişimize trak geldi :))



Güli'ciğim Aslı'ya Oysho'dan seyahat çantası ve çantanın yavrularını almış..
Aslı hani resim yaaa, neden çektirmedin, çekmedin çantaları bak burada blöğümde boşluk oldu...



Güliciğime de Aslı, bir minnak kedi almış. İşte bu kedi hem sevmelik, hem kapıya asılmalık, hem süslük, hem püslük. Bana layık.
:)
Sarı kafa Pelin, hanım kız Pınar.

Ve yine Pelin.. Pelin ve Esra'ya kendi telefonumu emanet ettiğimden, bilmem ne kadar resimleri var, koymasam olmaz .. Editledim bile :)


Sonra yine sağ sıradan Esra aldı sözü. Nitekim çektiği kişi Hülya ameliyattan dolayı yanımızda yoktu. O da ben hediyesiz geldim konuşması yaptı tabi..

Dolayısyla sıra Hülya'da idi, Aslı'ya emanet ettiği hediye sahibini buldu. Hülya Pelin'i çekmişti..


Hülya'nın yazdığı mektup hediyenin üzerindeydi..
Ve yine Hülya da olmalıydı diyorum bu konuyu kapatıyorum!


Sarı Pelin, Banu'yu çekmiş ve kendisine Paşabahçeden bir dekoratif kutu almıştı. Sağ en alt resimde Banu'nun elinde :)



Ve Nannuuu yani Banuuu, Pınarı çekmiş ve hediyesini Mavi'den seçmişti. Ortada sıkışıp kalan Aslı'yı hiiiiiç önemsemeden fotolarını boy, portre, mayolu çektirdiler...

 Pinnoş, yani Pt, yani Pınar'cığım bana hediyesiyle en güzel resimleri verdi. Kuzum çok tatlısın :)
Hediyesiyle bu kadar şuh duran kim vardı?


Peki ya Pınar kimi çekmişti. Sona kalan Esra'yı.. Esra'ya Philip Roth'un Aldatma adlı kitabını ve LTB'den bir sweet almıştı..
Almıştı ama XS almıştı.
İçine sığmaya çalıştı Esra elbet, sığdı da..:)
:))
Çok geyik çevirdik tabi, Esra zayıf ama o kadar değil Pinnoşummm :))


Esra'ya aldığının olmadığını öğrenen Pınar ve Balkabağı...

Bej'den kalktıktan sonra bebelerin anneleri, bel fıtığı tutanlar, hızlıca gitmesi gerekenler gidince Pınar ve ben geceye devam ettik.

Tüm Kadıköy vapurlarını sakince kaçırdık.

Gecenin bir köründe evimize vardık.






Ve gecenin elde kalanı. Hülya ve Melikesiz grup.. Herkesi tam bulabilmek çok zor. Ama her birinizin yeni yılı, yeni yaşı harika geçsin. Nice birlikte uzun yıllara. Sizsiz bu işler,güçler asla çekilmezdi...

İtiraf edin siz de beni seviyorsunuz hihohohahahaha :))

Pişşşt size diyorum!



13 Kasım 2014 Perşembe

Nedir bu Karaköy dedikleri cancağazım??



Bugün Karaköy günüdür. karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy yemek karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy gece karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy yemek
Uzun zamandan bu yana yazmak istediğim şehr-i İstanbul'un hikayaleri seriimize başlayalım.

Denk geldi aslında. Kafamda başka bir yerden başlamak vardı ya. Karaköy Kahvaltı
Haydi bakalım, nasip kısmet husumet Karaköy'e olsun.. Karaköy yemek

Karaköy, son bir kaç yıldır bir dönüşüm süreci içerisinde. Bölgenin kimliği giderek değişiyor.  Her gün yeni bir restaurant, butik, tasarım atölyeleri açılmakta. İşin sosyal boyutuna burada girmek istemiyorum, çünkü yıllardır tartışılan kimin için mekan, kimin için kent, gelir düzeyine göre kentin ayrışması, soylulaştırma gibi konular bloğumun hafif meşrepliğini bozuyor. Onlar benim mesleki dünyama kalsın, orası ağır bölge. Geçiyoruz.

Geçerken tabi ki kısaca değinmek istediğim bir kaç nokta var. Bunu da artık herkesin bilmesi gerek, kente o gözle bakmamız gerekli. Karaköy, ani bir dönüşümde değil aslında. Tarihten bu yana kentin kalbinde. Tarihi Yarımada'nın yanı başında, Beyoğlu-Pera'nın komşusu, Galata ile iç içe...1950'li yıllara kadar finansın ve deniz ulaşımın kalbi olarak İstanbul'da yer alan Karaköy 6-7 Eylül olayları ve o dönem boyunca İstanbul'da süregelen imar operasyonları ile birlikte ciddi bir kırılma noktası yaşadı.  


Karaköy 1950'ler imar operasyonları

Karaköy bu imar operasyonları sonucunda, onlarca tarihi eserini, anıt eserini kaybetmiş, tam kalbine açılan geniş caddelerin mekanı olmuştur. Aynı zamanda 6-7 Eylül olaylarıyla gayrimüslimlerin şehirden tabir-i caizse kovulması, Karaköy'ün sosyal profilini de değiştirmiştir. Böylelikle boşalan dükkanlar, pasajlar, kaybolan tarihi eserler ve finans sektörünün Levent-Maslak aksına kayması Karaköy'ü derindeennn bir sessizliiğe götürmüştür. ve Karaköy 1980-1990 hatta 2000'li yıllarını bu sessizlikle, farklı sektörlerin burada yer edinmesiyle geçirmiştir.

Kent tekrar, Galataport liman projesiyle ve tarihi merkez olma özelliğiyle son yıllarda tekrar tartışılır, konuşulur ve yeni açılan mekanların etkisiyle de hareketlenir olmuştur. 

İşte konumuz. 

Son haftayı resmen tüm organizasyonlarıyla Karaköy'de geçirdim.
Size buradaki mekanlardan bahsedeceğim sanırım hepsine hakimim :)

Karaköy Bej
Bej, Karaköy'de ilk keşfettiğim ve hala en çok sevdiğim mekan. Yaklaşık 3 sene öncesine dayanıyor keşfim. Yemekleri başarılı, ortamı güzel. Akşam yemekleri için rezervasyon gerekiyor.
Alles Coffee Bar

Baltazar Karaköy
 
Alles Coffee ve Baltazar dost sohbetleri için oldukça uygun mekanlar. Kahveleri, yemekleri ve sıcak ortamlarını çok sevdim.



Dem Karaköy
Dem gerçekten atmosferi ile en sevdiğim mekanlardan!

Bando Karaköy

Forneria Karaköy
Forneria Arda Türkmen'in Leblon'un kapanmasıyla açtığı restaurant.. Yemekler oldukça güzel, fiyatlar ise Karaköy'ün en pahalısı.

Muhit Karaköy

Mum's Karaköy


Nar Dükkan Karaköy
Nar yine en sevdiklerimden, özellikle yemeklerini tavsiye ediyorum. Porsiyonları doyurucu ve çok lezzetli. Çalan müzikleri harika! Servisteki güleryüze de biraz dikkat ederlerse bu iş tamam :)


Naif Karaköy
Naif, henüz uğrayamadığım ama bu resmi görünce bayıldığım mekan. En yakın zamanda gideceğim..


Ops Karaköy

Ops, yine sevdiklerimden oldu. Yüksek tavanlı mimarisiyle ferah, yemekleriyle lezzetli, servisiyle oldukça güler yüzlü ve sıcak bir mekan.. Kahvaltı tavsiye..


Unter, Karaköy
Unter 2 sene evvel iş arkadaşlarımla doğumgünü kutlaması yaptığım güzel mekan! Yemekleri vasat, ortamı şahane!


Karabatak, Karaköy

Ve işte son mekan, en sevdiklerimden Karabatak! Parizyen, kahve, sohbet, kitap tüm içtenliğiyle Karaköy'de! Yemek alternatifi çok diyemeyeceğim. Dediğim gibi ders çalışmalık, sohbet etmelik, kahve içmelik bir cafe Karabatak. Sokağın en orta yerinde, tüm dokuya hakim mimarisiyle, estetiğiyle çok zarif.
 karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy yemek karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy gece karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy yemek

Bunlar dışında kalan Gakkı, Wom, Maya, Komodor, Junk gibi diğer mekanlar da bir dahakine diyelim..
 karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy yemek karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy gece karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy yemek

İşte böyleeeee. Bu mekanlara gittiyseniz yorumlarınızı beklerim tabii ki..
Sevgiler saygılardan bir demet efemmm!


 karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy yemek karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy gece karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy yemek
 karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy yemek karaköy mekan karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy gece karaköy kahvaltı karaköy mekan karaköy yemek
Not. Mekan resimlerinin çoğu bu adresten alınmıştr.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...