Bang Bang etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bang Bang etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Aralık 2014 Pazar

O Beni Vurdu Bang Bang!

Gececi geldi hanımm...

Hem de en uzun gecede geldim.. Yaz yaz bitmez, oku oku gitmez..

Ne diyeceğim.. Dünya yuvarlakmış, vallahi cidden.. Bir de dönüp duruyor meret. Hem kendi kendine, hem de onun bunun çevresinde. İşte ona göre yazıydı, sazıydı, günüydü gecesiydi oluyor. Bugünde onlardan biri. Saz.. Ay hayır kış. Kış kış geldi.

Ama hayat bu dünya dönse de dursa da her şey olacağına varıyor. Bir önceki yazımda yine bir geceden seslenirken kendime ayyy bir sıkıntı var çık içimden şeyytaaaann diye seslenmiştim ya. Hah onlar bir bir çıktı gün yüzüne.

Güldestan'a gideceğimizi yazmıştım ailecek.. Gidemedik. Milli yas ilan edilmesi sebebiyle ertelendi. Bu kısmı önemli değil tabi, gidilir, gideriz. Ben teefonumu elime aldım ablama iptali söyleyecekken, bana "Mahinur'un mesajını aldın mı?" dedi. Yoo ne mesajı?

Evet, kemençe hocam Mahinur hoca, bir süreliğine ders veremeyeceğini bir mesaj atarak bize bildirmişti. Neeeeyy???!!
O an gerçekten elim ayağım birbirine dolaştı, tansiyonum oynadı, dünya dönerken beni içine aldı, içine sığdıramadı dışına fırlattı..
Eee neden?
Ne oldu?
İyi miydi?
O kadar yıl kesintisiz ders vermişken ne oldu da ara verdi?

Aldı beni bir düşünce.. Ama en çok ona dair. Meğer ne sevmişim onu. İyi olup olmadığını düşündüm sadece.
Kendimi düşünmedim bir süre inan!
Sonra kendime de geldi tabii.. Tam bir diğer eşiğime yaklaşmışken, tam hop diye o eşikten atlayacakken, tam bir kırılma noktasına bu kadar yaklaşmışken bir ara geldi..
Aşağı düşmeden sabit durmalıyım..
Kısık ateşte, yavaşça kalmalıyım.


Aynı gün, İsmail amcamızın vefat haberi geldi. Sarsıcı, üzücü, çocukluğuma bir küçük kesik daha.
İş çıkışı cenaze evi.
Anılar, anılar, sohbetler, benim çocukluğum, onların gençliği..
Yine babam babam..

Hafta ortası oldu işte. Derken Hülya'nın ameliyatı. Nerde olacak, nasıl olacak, iyi mi olacak, nasıl haberleşeceğiz... İşteki tüm arkadaşlarımın yeri ayrı, kendilerine bir koltuk edindiler içimde, nasıl derin oldu yıllardan bu yana..

Hülya iyi. İyi olduğu için de bin şükür.

Dün gece de Nuran hocanın vefat haberini aldım. Off Mimar Sinan camiası ağlıyor işte. Ağlanır tabii, öyle tatlı kadındı Nuran Yavuz. Mekanın cennet olsun güzel kadın.. Tatlı gülümsemen hep aklımda, elindeki kahve ve sigaranla...

Bir küçük artçı sarsıntı geçirdik geçen hafta kendimizce. İşte bu ara biraz sarsıcı, sıkıcı.
Ama bugün bir ferahlık geldi agaiinn!
Durumlar böyle..

Bu hafta yılbaşı organizasyonları ile dolu. Her akşama bir olay.. Umarım ışıltı gelir yüzüme, kalbime.
Yoksa kendimi çekemiyorum.

İçimdekiler dersen, biraz kaygı, biraz umutsuzluk, bolca üzüntü, azıcık heyecan, çok karışık kafa, çok kadın, bolca erkek, daha çok çocuk, minicik hırs, bir sürü boşvermişlik, az güven, biraz üretme isteği, çokca kaybolma hali..

Bu yazının şarkısı da Donny Hathaway oldu.
A song for you

O halde upuzun bir gece herkese.
Malumunuz uzun zaten.
Uzanın bu bileşik hayat tamlaması içinde..
Bende uzanayım, uzuyayım, uzun uzun bakayım geceye.
!
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...